Bu yıl üniversite sınavına hazırlanan adaylar için oldukça yoğun, bol değişikli ve belirsizliklerle dolu bir yıl oldu. Sınav sistemi sınava hazırlık süreci içinde defalarca değişikliğe uğradı, adaylar her değişikliğe uyum sağlamaya çalışırken motivasyonlarını da yüksek tutmaya çalıştılar. Sınav yapıldı, büyük bir merakla beklenen sonuçlar da açıklandı. Şimdi sıra kayıtlarda ve sonrasında da ek yerleştirme işlemlerinde.
Merkezi sınavlar aslında eğitim sistemimizin de ne durumda olduğunu gösteren objektif bir değerlendirme aracı, bu açıdan ben de YKS 2018’i açıklanan istatistiklere göre değerlendirmek istiyorum. Sınava biraz daha yakından bakmaya ne dersiniz?
Lisans programlarının kontenjanlarını ve yerleşen aday sayılarını değerlendirdiğimizde son üç yılda giderek kontenjanların doluluk oranlarının azaldığını görüyoruz.
2016 | 2017 | 2018 | |||||||
Kontenjan | Boş | Boş Yüzdesi | Kontenjan | Boş | Boş Yüzdesi | Kontenjan | Boş | Boş Yüzdesi | |
Devlet Üniversiteleri | 358.880 | 13.301 | 3,71 | 373.642 | 26.971 | 7,22 | 384.448 | 58.107 | 15,11 |
Vakıf Üniversiteleri | 75.390 | 7.103 | 9,42 | 83.536 | 16.040 | 19,20 | 85.722 | 23.531 | 27,45 |
Kıbrıs Üni | 12.958 | 4.316 | 33,31 | 14.890 | 6.836 | 45,91 | 13.038 | 7.205 | 55,26 |
Özellikle 2018 yılında hem devlet hem de vakıf üniversitelerinde boş kalan kontenjanlar ciddi oranda artmıştır. Örneğin devlet üniversitelerinde 2016 yılında kontenjanların %3,71’i boşken, 2017 yılında %7,22’si, 2018 de ise %15,11’inin boş olduğunu görüyoruz. 1,200,000 adayın tercih yaptığını düşünürsek bu kadar boş kontenjanın olması gerçekten çok acı bir tablodur. Peki bu kadar büyük boşluklara ne sebep oldu? Sınava hazırlık sürecinde yaşanan belirsizliklere tercih döneminde de yeni belirsizlikler eklendi. Sınav ilk defa uygulandığı için bir önceki yılın sıralamaları çok geçerli olmadı. Tercih döneminde öğrenciler iyi yönlendirilemediği için tercihlerde sıkıntı yaşandı. Doğru şekilde tercih listesi oluşturamadıkları için pek çok öğrenci açıkta kaldı. Bir diğer önemli faktör de bazı bölümlere uygulanan başarı sıralaması uygulamasıdır. Son dakikada, sıralamalarda öğrencilerin lehine bir düzeltme yapıldıysa da yeterli olmadı ve çok sayıda aday baraja takıldı. Bu da boş kontenjanların artmasında büyük rol oynadı. Özellikle devlet üniversitelerinde boş kalan kontenjanlara bakıldığında, önemli kısmının mezuniyet sonrası iş bulmakta zorlanılan, arz ve talep dengesinde sorun olan bölümler olduğunu görüyoruz.
Vakıf üniversitelerine baktığımızda ise 2016’da kontenjanların %9,42’si boşken, 2017 yılında %19,20’sinin 2018 yılında ise %27,45’inin boş kaldığını görüyoruz. Kontenjan boşluklarının sebeplerini incelediğimizde üstte bahsettiğimiz konulara ilave olarak ekonomik krizin etkili olduğunu söyleyebiliriz.
Son sınıf düzeyinde sınava başvuran ve yerleşen öğrencilerin sayılarını ve yüzdelerini incelediğimizde, son üç yılda toplam yerleşen oranının %49,20’den, önce %34,91’e sonra da 2018 yılında %32,44’e düştüğünü görüyoruz.
Son Sınıf Düzeyinde |
YKS’ye Başvuran | Lisans | Yüzde | Önlisans | Yüzde | A.Ö.F. | Yüzde | Toplam | Yüzde |
2018 | 954.353 | 180.069 | 18,87 | 112.061 | 11,74 | 17.453 | 1,83 | 309.583 | 32,44 |
2017 | 960.410 | 208.036 | 21,66 | 107.576 | 11,20 | 19.701 | 2,05 | 335.313 | 34,91 |
2016 | 950.156 | 230.720 | 24,28 | 203.871 | 21,46 | 32.930 | 3,47 | 467.521 | 49,20 |
Özellikle ön lisans programlarında 2017 yılında yaşanan düşüşün %10 civarında olduğunu görüyoruz. Bu yıl sınavsız geçiş hakkının kalktığı yıldır ve pek çok meslek liseli öğrenci ön lisans programlarına bu sebepten yerleşememiştir. YGS puanlarıyla önceki yıllarda sınavsız geçiş hakkıyla yerleşebildikleri bölümlere yerleşemedikleri için ciddi bir fark oluşmuştur. Bu durum 2018 yılında da devam etmiştir.
Son sınıf düzeyinde lisansa yerleşen adayları incelediğimizde ise 2016’da %24,28 olan oranın, 2017’de %21,66, 2018’de ise %18,87’ye düştüğünü görüyoruz. Bu rakamlar bize ne gösteriyor derseniz, her yıl akademik olarak daha zayıf öğrenciler yetiştirdiğimiz anlamına geliyor.
Anadolu Lisesinden mezun olup sınava giren öğrencilerin performanslarını incelediğimizde son üç yılda yerleşme oranlarının %52,54’den, önce %46,03’e sonra da 2018 yılında %42,92’ye düştüğünü görüyoruz. Büyük emekler ve ciddi bir bütçeyle hazırlanılıp kazanılan Anadolu liselerinin yıllar içinde daha niteliksiz mezunlar verdiğini sınav sonuçları da doğruluyor.
Anadolu Lisesi | Başvuran | Lisans | Yüzde | Ön Lisans | Yüzde | A:Ö:F: | Yüzde | Toplam | Yüzde |
2018 | 539.092 | 159.634 | 29,61 | 62.245 | 11,55 | 9.512 | 1,76 | 231.391 | 42,92 |
2017 | 396.681 | 138.601 | 34,94 | 36.888 | 9,30 | 7.089 | 1,79 | 182.578 | 46,03 |
2016 | 291.262 | 120.619 | 41,41 | 24.481 | 8,41 | 7.918 | 2,72 | 153.018 | 52,54 |
Tüm adayları incelediğimizde de benzer bir tablo ortaya çıkıyor. Yıllar içinde giderek azalan bir yerleştirme oranını görüyoruz. Özellikle lisans düzeyinde %18,67’den %16,58’e doğru bir düşüş olması yıllar içinde Türkiye genelinde daha az öğrencinin lisansa yerleştiğini gösteriyor. Bu da eğitim seviyemizin gittikçe daha da azaldığının bir göstergesi oluyor.
Anadolu Lisesi | Başvuran | Lisans | Yüzde | Ön Lisans | Yüzde | A:Ö:F: | Yüzde | Toplam | Yüzde |
2018 | 2.381.412 | 394.945 | 16,58 | 316.037 | 13,27 | 146.258 | 6,14 | 857.240 | 36,00 |
2017 | 2.265.844 | 422.946 | 18,67 | 273.342 | 12,06 | 129.109 | 5,70 | 825.397 | 36,43 |
2016 | 2.256.377 | 423.479 | 18,77 | 368.770 | 16,34 | 169.615 | 7,52 | 961.864 | 42,63 |
Peki tüm bu tablodan nasıl bir sonuç çıkaracağız.
- Daha nitelikli mezunlar yetiştirmeliyiz.
- Meslek seçimi ve kariyer planlama tercih dönemine bırakılmadan tüm lise hayatına yayılmalıdır.
- Özellikle devlet okullarında tercih sürecinde öğrenciler daha iyi yönlendirilmelidir.
- Bölümlerin sıralama barajları tekrar gözden geçirilmelidir.
- Üniversitede açılacak bölüm ve kontenjan sayıları gelecek projeksiyonları daha sağlıklı şekilde yapılarak belirlenmelidir.