Hızla değişen dünyada okulların üzerine düşen görevler de gün geçtikçe artmakta ve değişmekte. Öğrencileri merkezi sınavlara hazırlamak, yabancı dil öğretmek, sanatsal ve sportif gelişimlerini sağlamanın yanı sıra okullar çocuklarımızın sosyal ve duygusal gelişimlerinde de çok ciddi roller üstleniyorlar. Akademik çalışmalar, öğrenciler, öğretmenler ve veliler için daha öncelikli olsa da, çocuklarımızın tüm potansiyellerini kullanabilmesi, gelecekte iş ve özel hayatlarında başarılı ve mutlu bireyler olabilmeleri için sosyal ve duygusal becerilerinin de güçlendirilmesi gerekiyor.
Öğrencilerin duygu durumuyla akademik öğrenme arasındaki bağ nörobilimciler tarafından da ispatlanmıştır. Beyindeki duygu merkezleri ile bilişsel öğrenmenin gerçekleştiği nörokorteks bölgesi iç içedir. Bir öğrenci olumsuz bir duygu yaşadığında öğrenme merkezi geçici olarak kapanır, öğrencinin dikkati sıkıntı yaşadığı konuya kayar ve daha az duymaya ve anlamaya başlar. Yapılan araştırmalar mutlu olduğumuzda daha iyi, üzgün ve kızgın olduğumuzda ise daha az öğrendiğimizi gösteriyor. İşte bu nedenle sosyal duygusal öğrenme daha da önem kazanıyor. Peki “Sosyal Duygusal Öğrenme” nedir? Neden Önemlidir?
“Sosyal Duygusal Öğrenme” duygularımızı fark edebilme ve yönetebilme, sağlıklı ilişkiler kurabilme, olumlu hedefler belirleyebilme, empati kurabilme, etik ve sorumlu davranabilme ve olumsuz davranışlardan kaçınma gibi becerileri elde etme sürecidir. Bu beceriler kişinin okul, iş ve özel hayatı için çok gerekli becerilerdir. Bilişsel alanda yapılan çalışmalara eklenecek “sosyal duygusal öğrenme” programlarıyla öğrencilere bu beceriler kazandırılabilir, başarılı yürütülen bu program ile çocuklar daha mutlu olurlar, iyi öğrenirler ve daha başarılı olurlar. Yapılan pek çok araştırma “Sosyal Duygusal Öğrenme” programları uygulayan okulların öğrencilerinin, uygulamayanlara göre akademik olarak daha başarılı olduğunu göstermektedir.
Peki okullarda bu programlar nasıl uygulanabilir? Öncelikle okuldaki tüm öğretmenlere, yöneticilere ve velilere sosyal duygusal öğrenme ile ilgili eğitimler verilmelidir. Öğretmenlerin bu programın uygulanmasıyla elde edilecek kazanımların önemini bilmesi, programın sahiplenilmesi ve uygulamadaki başarısı için önemlidir. Bu becerilerin kazanımına yönelik programlar anaokulundan başlayarak liseye kadar devam etmelidir. Hazır programlar kullanılabileceği gibi internette bulunan kaynaklardan yararlanarak ihtiyaca uygun şekilde kendi programınız oluşturalabilirsiniz. Anaokulu ve ilkokulda bu programları sınıf öğretmenleri, üst sınıflarda ise şube rehber öğretmenleri psikolojik danışmanlarla birlikte oluşturabilirler. Hedefler tüm derslerin öğretim programlarının içine örtük olarak yerleştirilebilir ve program, yıllık plan dahilinde ilgili tüm öğretmenlerce uygulanabilir.
Daha başarılı ve mutlu öğrenciler için öğrenme ortamları öğrenenlerin sosyal ve duygusal gelişimlerini destekleyecek biçimde düzenlenmelidir.
Kaynaklar:
http://www.tkcalifornia.org/teaching-tools/social-emotional/teaching-strategies/?referrer=
http://www.cdl.org/articles/the-connections-between-emotions-and-learning/