MEB’in 2019-2020 eğitim öğretim yılından itibaren kullanmaya başlayacağı yeni çalışma takviminin yayınlanmasıyla birlikte, konu kamuoyunda pek çok açılardan tartışılmaya başlandı. Bu konuların başında okulların yaz tatili süresi, yıllık okul günü sayısı ve öğretmenlerin izin süreleri gelmekteydi. Konunun daha iyi değerlendirilebilmesi adına ben de sizler için yeni sistemle diğer ülkelerinin sistemlerini karşılaştıran bir çalışma hazırladım ve yeni sistemi değerlendirdim. Faydalı olmasını dilerim.
Bildiğiniz gibi Türkiye’de bir yılda 180 iş günü eğitim öğretim yapılması planlanıyor. Tören yapılan 19 Mayıs, 23 Nisan ve 29 Ekim gibi bayram günleri de iş günü olarak sayılıyor. Kar tatilleri, diğer tatillerle birleştirilen günler, tatilden önceki verimsiz geçen son haftaları da düşündüğümüz zaman 180 iş gününün oldukça altına düşüyoruz aslında. En başarılı eğitim sistemine sahip ülkelerin süreleriyle kıyasladığımız zaman yıllık 180 günün oldukça az olduğunu görüyoruz. Finlandiya, Hong Kong, Almanya, Yeni Zelanda’da bir öğrenci, yılda 190 gün okula giderken Singapur’da 193 gün, Ontorio’da (Kanada) ve Şangay’da 194 gün, Hollanda’da 200 gün, Japonya’da 210 gün ve Güney Kore de ise yılda 220 gün okula gidiliyor. Bu açıdan bakıldığında yeni takvimde 180 iş gününün artırılması faydalı olurdu diye düşünüyorum. Belki önümüzdeki yıllarda bu seçenek değerlendirilir.
Okulların yıllık tatil sürelerini incelediğimiz zaman, Türkiye’de eski sistemde 13 hafta yaz tatili ve 2 hafta yarı yıl tatili toplam 15 hafta vardı. 2019-2020 eğitim öğretim yılında ise 11 hafta yaz tatili, 2 hafta yarı yıl tatili, Kasım ve Nisan’da birer hafta ara tatil ile yine 15 hafta tatil yapılacak. Bu süreyi diğer ülkelerle kıyasladığımız zaman özellikle eski yaz tatili süremizin oldukça uzun olduğunu görüyoruz. 11 haftaya çekilmesi bu açıdan olumlu değerlendirilebilir. Ancak diğer ülkelerin yaz tatili süreleri ile kıyasladığımızda 11 hafta bile oldukça yüksek görünüyor. Yeni Zellanda 5-6 hafta, Güney Kore, Japonya, Hollanda, Singapur, Hong Kong 6 hafta, Almanya 6-6,5 hafta, Tayvan, Şangay, Ontorio 9 hafta, Finlandiya ve Amerika 10-11 hafta , Estonya ise 11,5 haftalık yaz tatili süresine sahip. Aşağıdaki grafikte Avrupa ülkelerinde okulların yaz tatili sürelerini incelediğimizde 11 hafta ve üstü yaz tatili süresine sahip oldukça az sayıda ülke olduğunu görüyoruz.
Tatillerin yıl içine dağılımını incelediğimiz zaman Avrupa’daki ülkelerin büyük bir çoğunluğunun sonbahar ve ilkbaharda ara tatiller yaptığını görüyoruz. Grafikteki kırmızı çizgi okulun açılış tarihini göstermektedir. Eski sisteme göre okulu en geç açan, en uzun yaz tatili yapan ve ara tatil yapmayan tek ülkeydik. Bu açıdan yapılan düzenlemeler ile okulların daha erken açılması ve ara tatillerin verilmesini olumlu değerlendirebiliriz.
Bir eğitimci olarak şunu söyleyebilirim ki, eski dönem sürelerimiz oldukça uzundu ve özellikle ikinci dönem baharla birlikte öğrencilerde ciddi bir yorgunluk ve motivasyon azalması görmekteydik. Bu açıdan baktığımız zaman dönemlerin kısalmasını ve aralarda kısa molaların verilmesini olumlu değerlendiriyorum. Yeni sistemde okullar daha erken açılacak ve Eylül ayından daha büyük bir verim alınacaktır, ama okulun Haziran’ın sonuna doğru uzaması özellikle yaz aylarının sıcak olduğu bölgelerde derslerin verimini olumsuz yönde etkileyecektir. Bu açıdan farklı iklim tiplerinin görüldüğü ülkemizde bölgesel farklılıkların dikkate alınabileceği farklı takvimler daha da sağlıklı olabilir.
Bir başka endişem ise takvimdeki ara tatillere resmi tatiller de eklenince çocukların tatil dönüşü okula uyumlarının nasıl olacağı. Genel eğilim, tatile giderken ve tatilden döndükten sonra hemen derslere adaptasyonda sıkıntı yaşanması yönünden olduğu için tatiller üst üste gelirse, sık sık tatile çıkmak ve sonra derslere dönmek durumunda kalan öğrencilerin adaptasyonda zorlanabileceğini düşünüyorum. Bir de genel olarak tatilleri birleştirme eğilimimiz olduğu için görünenden daha fazla iş günü tatil gününe dönüşebilir diye de düşünüyorum. Ayrıca dini bayramların tarihleri her yıl değişeceği içi ara tatil planlamalarının buna göre her yıl yeniden düzenlenmesi gerekecektir.
Yeni takvim uygulaması kağıt üzerinde iyi ancak uygulamada neler yaşanacak oldukça merak ediyorum. Artılarını ve eksilerini biraz da yaşayarak göreceğiz. Çok ciddi sorunların olduğu eğitim sistemimizde önümüzdeki yıl yapılacak çok sayıda değişiklik var ve MEB’de bu kadar kökten değişimler yapılırken her şey biraz ayaktayken yeni takvim çalışmasının zamanlaması doğru mu onunla ilgili soru işaretlerim var. Umarım sorunlar minimumda yaşanır ve hedeflenen verim elde edilir.
Kaynaklar:
11_School-Calendar-2017_18-Final-version-1.pdf erişimi için tıklayın
Statistic of the Month: How Much Time Do Students Spend in School?